vcx9R. Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın.. Kendin içindeyken,kafan dışındaysa Çaresi yok kardeşim Her akşam böyle içip kederlenip Mutsuz olacaksın.. Meyhane masalarında kahrolacaksın.. Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın.. Kendin içindeyken,kafan dışındaysa Çaresi yok kardeşim her akşam böyle içip kederlenip Mutsuz olacaksın Meyhane masalarında kahrolacaksın.. Şiirlerle şarkılarla kendini avutacaksın Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın.. Şiirlerle şarkılarla kendini avutacaksın Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın.. Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın.. Kendin içindeyken kafan dışındaysa... © 2003-2022 Her Hakkı Saklıdır. Yeni Türkü şarkı sözleri ve şarkıları sayfamızda, şarkıcının yeni ve son çıkan şarkılarının tümünün listesi burada Türkü FırtınaBak işte yaklaşıyor fırtına Bak yine yükseliyor dalgalar Yıllardan sonra, yollardan sonra Şarkılar söylüyor çocuklar Yıllardan sonra, yollardan sonra Yeniden yan yana onlarNe geçmiş tükendi ne yarınlar Hayat yeniler bizleri Geçse de yolumuz bozkırlardan Denizlere çıkar sokaklarBak işte yaklaşıyor fırtına Bak yine yükseliyor dalgalarYıllardan sonra, yollardan sonra Şarkılar söylüyor çocuklar Yıllardan sonra, yollardan sonra Yeniden yan yana onlarNe geçmiş tükendi ne yarınlar Hayat yeniler bizleri Geçse de yolumuz bozkırlardan Denizlere çıkar sokaklar Yıllardan sonra, yollardan sonra Yeniden yan yana onlarYeni Türkü KaranfilKaranfiller açıyordu, o zamanlar gözlerinde Bir baksam kül olurdum yüzüne Başın alıp gittiğinde yağmurlar küstü bana Bir daha yağmadılar coşkuylaBir karanfil, yağsa yağmur büyülense yeniden dünya Gün olup da geleceksen usul usul gün yağarken Gözlerinde karanfiller açacaklar tutuşup yineYeni Türkü Sezenler OlmuşSeni yerlerde göklerde bulamazlarken, Bende gizli olduğunu sezenler olmuş. Dumlu dumluymuşsun yüreğimde, Kımıl kımılmışsın olmuşsun, umudummuşsun Ellerimde dağlar yollar yıllar var iken, Beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş. Sargın yaprakmışım dallarına, Yangın toprakmışım domur ter ışıl ışıl fer Ellerimde gözbebeğimde Türkü olmuşsun, umudummuşsun Sevdama ve müzik ÜmmüşenYeni Türkü YedikuleHaber uçtu devlete de Beş yıl yattım hapiste Yedi düvel zindanından Beterdir YedikuleNargilem duman duman Bayıldım aman aman İstanbul güzel ama ah Sahipleri pek yamanBeş yıl bana yaraştı da Nargilem buna şaştı Her gün çizdim usturamla Bağlamam doldu taştıSarma cigaram yanar ah Çekerim ağar ağar Tekkemiz güzel ama Haber uçuranlar varNargilemin marpucu da Gümüştendir gümüşten Beş değil on beş yıl olsa Ben vazgeçmem bu iştenNargilem duman duman ah Bayıldım aman aman İstanbul güzel ama ah Sahipleri pek yamanYeni Türkü AçelyaPembe, yeşil güzelim açelya Yakışır o başka yarınlara Çiçeklenir, coşar ışık suyla Kırılgandır koyu karanlıkta Açelyalar hep hatırlatır seni banaKısacık ömrün işte bir soluk gibi geldi geçti Açelyam gibi hoyrat bir iklimdeydi, yeşertmedi Bütün ömrüm gün görmeden öyle gelip geçti bir soluktaSabahleyin, alacakaranlık Uyan artık doğan güne karşı Okşayınca yüzünü usulca Gençlik resmin düşmüştü aklıma O sabah birden ölümü görmüştüm yüzündeDenizin dibinde karanlıklar gibisin Işığın içinde saklıdır, bilmezsin Hayat artık sensiz akıp gidiyor Senden habersiz, sessizPembe yeşil güzelim açelya Yakışır o başka yarınlara Çiçeklenir, coşar ışık suyla Kırılgandır, koyu karanlıkta Açelyalar hep hatırlatır seni banaKısacık ömrün işte bir soluk gibi geldi geçti Açelyam gibi hoyrat bir iklimdeydi, yeşertmedi Bütün ömrüm gün görmeden öyle gelip geçti bir soluktaYeni Türkü DönmekDönmek, mümkün mü artık Dönmek, onca yollardan sonra Yeniden yollara düşmek Neresi sıla bize, neresi gurbetAl bizi koynuna ipek yolları Üstümüzden geçiyor gökkuşağı Sevdalı bulutlar uçan halılar Uzak değil dünyanın kapılarıNeresi sıla bize, neresi gurbet Yollar bize memleketGitmek, mümkün mü artık Gitmek, onca yollardan sonra Yeniden yollara düşmekRakılı akşamlar, gün batımları Çocuk gibi ağlar yaz sarhoşları Olmamış yaşamlar, eksik yarınlar Hatırlatır her şey eski aşklarıNeresi sıla bize, neresi gurbet Yollar bize memleketYeni Türkü Telli TurnaTelli telli telli şu telli turna Sanma ki yaralı uçmaz bir daha Takılmış kanadı göçmen buluta Anlatır eski beni şimdiki banaSakın çıkma patika yollara O dağlara kırlara o karlı ovaya Yenik düşüyor her şey zamana Biz büyüdük ve kirlendi dünyaTelli telli telli şu telli turna Sanma ki yaralı uçmaz bir daha Takılmış kanadı göçmen buluta Döner gelir bir gün konar yurdunaTelli telli telli şu telli turna Ne kalmış buralı göklerden başka Ne kalır yarına bizden sonraya Her şey binip gitmiş uçurtmalaraYeni Türkü İmkansızBir damla suydun bir damla ateş Bir görünür kaybolup giderdin Tayin gönlümde lakin gizlice Gecelere gölge gibi açılsak senle Dünya uzak düş aleminde Durdursak zamanı pervasız gecelerde Açılsak senle dünya uzak düş aleminde Sevişsek yakamoz misali denizlerde Bakmaya doyamazdım Sen bakıp da görmezdin Ah davranabilseydim beni yakıp da gidemezdin Gözler gözlerin yangından bakışların Hiçbir yerde bulunmazdı İmkansızca aşıktım Bir masum bakış bir masum ateş Bir görünür kaybolup giderdin Tayin gönlümde lakin gizlice Gecelere gölge gibi açılsak senle Dünya uzak düş aleminde Durdursak zamanı pervasız gecelerde Açılsak senle dünya uzak düş aleminde Sevişsek yakamoz misali denizlerde Bakmaya doyamazdım Sen bakıp da görmezdin Ah davranabilseydim beni yakıp da gidemezdin Gözler gözlerin yangından bakışların Hiçbir yerde bulunmazdı İmkansızca aşıktım Bakmaya doyamazdım Sen bakıp da görmezdin Ah davranabilseydim beni yakıp da gidemezdin Şeytan çekici hallerden bakışlardan Kendi kendime sığmazdım İmkansızca aşıktımYeni Türkü NefesDaha uzun dumanların tütünü Daha uzun esriklik hali Erenlerin damarlarında sürmüş Zamandan boylu filizler Çiçek baharında uykusuz Deli ve susan dervişler Gözlerini ıslamışlar suda Açıkta gemiler gibi sakin Irak yollara gitmişler Göğüslerindeymiş elleri Rüzgarın üstüne kavuşmuş Suya değermiş ayakları Bir dalgın köpük suretinden Daha uzun dumanların tütünü Daha uzun esriklik hali Erenlerin damarlarında sürmüş Zamandan boylu filizler Bir dalın altından geçmişler Artık ne genç ne ihtiyar Ne gürültü artık ne boşluk Bir ışıktır dolmuş kaplara Her kuş istediği yere konmuş Çimen istediği yeşile Ağaç sevdiği mevsime Her şey tamam olmuş Gözlerini silmiş dervişler Sabah olmuş… Sabah olmuş… SabahŞiir Can Yücel Müzik Derya KöroğluYeni Türkü Yağmurun ElleriKüçücük bir bakışın çözer beni kolayca Kenetlenmiş parmaklar gibi Sımsıkı kapanmış olsamYaprak yaprak açtırırsın İlk yaz nasıl açtırırsa İlk gülünü gizem dolu hünerli bir dokunuşlaHiç kimsenin yağmurun bile Böyle küçük elleri yokturBütün güllerden derin bir sesi var gözlerinin Baş edilmez o gergin kırılganlığınla senin Her solukta sonsuzluk ve ölümYeni Türkü Sarıl BanaBir kuşu ellerimden Kaçırır gibi bazen Kaçarım kendi ellerimden Uçunca bütün kuşlar Hep benden uzaklara İçimde bir sızı bırakırlarGidince kuşlar Bilmediğim yerlere O ben değil Kendimi anlayamamBeyaz kuşlar göklerde Dans ederken öyle Yine de ben Bana çağırırlar Ya kaybolursa sesleri Karanlıktan yana Bırakma ne olursun Sarıl banaYeni Türkü RüzgarSessiz gelir yanıma Başını dizime yaslar Öylece uyur, yağmur çiseler Damla damla gözyaşlarında Rüzgarı dinlenir kuytudaÖlüm ya da ayrılık Fark eder mi söyle Sensiz rüzgar olur da özgürlüğümle Ne olur durma gözyaşlarında Bugün de kal yarınlarımaRüzgar uğultusunu hapsetmiş İçten içe esiyor Rüzgarın sesi kesilmiş gibi Ağaçlar kuytularda sessizce hışırdıyor Rüzgar bir sır gibi zamanını bekliyorSessiz gelir yanıma Başını dizime yaslar Öylece uyur, yağmur çiseler Damla damla gözyaşlarında Rüzgarı dinlenir kuytudaYeni Türkü Olmasa MektubunOlmasa mektubun, yazdıkların olmasa Kim inanır senle ayrıldığımıza Sanma unutulur, kalp ağrısı zamanla Her şeyi unutarak yaşanır sanmaNeydi bir arada tutan şey ikimizi Birleştiren neydi ellerimizi Bırak bana anlatma imkânsız sevgimizi Sevmek birçok şeyi göze almaktır Olmasa mektubun, yazdıkların olmasa Kim inanır senle ayrıldığımızaBaksana geçmişe ne çok anıyla yüklü Nerde o taverna, nerde sinema Harcanmış zamanlar yeniden yaşanmaz ki Geç kaldıktan sonra arama boşaNeydi bir arada tutan şey ikimizi Birleştiren neydi ellerimizi Bırak bana anlatma imkânsız sevgimizi Sevmek birçok şeyi göze almaktır Olmasa mektubun, yazdıkların olmasa Kim inanır senle ayrıldığımızaYeni Türkü EyvAllahOtururken dostlarla bir masada baş başa Götürür şarkılarla dalga dalga efkara Gelsin eski anılar çanlar altı kahvesi Kumsal boyu gün ışığında duruyor bak izlerimiz Paylaşılan o sohbetler gözyaşları ve gülüşler EyvAllah. Geçip giden yıllara EyvAllah. Tükenmeyen umuda EyvAllah. Yediveren hayata EyvAllah. Tükenmeyen dostluğa Yürüyorken dostlarla o güneşli yolda Islığım dudağımda adım adım doruğa Rüzgar söyler şarkıyı uçurumlar boyunca Kumsal boyu gün ışığında duruyor bak izlerimiz Paylaşılan o sohbetler gözyaşları ve gülüşler EyvAllah. Geçip giden yıllara EyvAllah. Tükenmeyen umuda EyvAllah. Yediveren hayata EyvAllah. Tükenmeyen dostluğa EyvAllah. Geçip giden yıllara EyvAllah. Tükenmeyen umuda hayata EyvAllah. Tükenmeyen dostluğa EyvAllah. EyvAllah… EyvAllah. Geçip giden yıllara EyvAllah Tükenmeyen umuda Turgay Fişekçi ve Funda Çetin Orijinal söz ve müzik Stelios FatiadisYeni Türkü Bana Bir Masal Anlat BabaBana bir masal anlat baba İçinde bütün oyunlarım Kurtla kuzu olsun şekerle balBaba bir masal anlat bana İçinde denizler balıklar Yağmurla kar olsun güneşle ayAnlatırken tut elimi Uykuya dalıp gitsem bile Bırakıp gitme sakın beniBana bir masal anlat baba İçinde tüm sevdiklerim İçinde İstanbul olsunYeni Türkü Cevriye HanımCıvıl cıvıl gelir sesi Köşedeki lokantanın Bir işveli ki sahibi Ah Cevriye güzel hanım Bastan beri sevdalıyımAman Cevriye Hanım, kuzum Cevriye canım Güzel gözlerin aklımı başımdan aldı hey Ah yok mu işvelerin, şarkılı güzel sesin Kestane gözlerin beni dertlere saldıHer yaptığı olay olur Peşindedir sevdalılar Mangaldaki köfteleri Cız etmez şu kalbim kadar Umutsuz aşığınım benAman Cevriye Hanım, kuzum Cevriye canım Güzel gözlerin aklımı başımdan aldı hey Ah yok mu işvelerin, şarkılı güzel sesin Kestane gözlerin beni dertlere saldı. Şarkıya Göre A, B, C-Ç, D, E, F, G, H, I-İ, J, K, L, M, N, O-Ö, P, R, S, T, U-Ü, V, Y, Z... Şarkıcıya Göre A, B, C-Ç, D, E, F, G, H, I-İ, J, K, L, M, N, O-Ö, P, R, S, T, U-Ü, V, Y, Z... pembe yesil guzelim acelyayakisir o baska yarinlaraciceklenir cosar isik suylakirilgandir koyu karanliktaacelyalar hep hatirlatir seni banasabahleyin alacakaranlikuyan artik dogan gune karsioksayinca yuzunu usulcagenclik resmin dusmustu aklimao sabah bir den olumu gormustum yuzundekisacik omrun iste bir soluk gibigeldi gectiacelyan gibi hoyrat bir iklimdeydinyesertmedibutun omrun gun gormeden oylegelip gecti bir soluktadenizin dibinde karanliklar gibisinisigin icimde saklidir bilmezsinhayat artik sensiz akip gidiyorsenden habersiz sessizBedava MP3 Download, MP3 indir, Ücretsiz MP3, Dangerous MP3, Dangerous MP3 kelimeleriyle sitemize gelenler için uyarıdır. Sitemizde hiçbir MP3 bulunmamaktadır! Lütfen sanata ve sanatçıya saygı için korsan müziğe hayır! Internetten mp3 yüklemek yerine onların kaset ve cd'lerini alarak destek olalım. FIRTINA “Geçse de yolumuz bozkırlardan Denizlere çıkar sokaklar” Yukarıdaki dizelerle efsaneleşmiş Murathan Mungan imzalı şarkı Yeni Türkü’nün 1988 yılında yayınlanan Yeşilmişik albümünde yer almaktadır. Eserin sahibi Murathan Mungan’a bu dizeleri yazdıran 12 Eylül sonrası öğrenci yürüyüşleriydi. 12 Eylül sakıncaların ve yasakların gündemde olduğu bir dönemdi. Yasaklı kitaplar ve bu kitapların yargılanan yazarları vardı bu dönemde. Bugün çoğumuzun sevip saydığı yazarlar da bu sakıncalardan nasiplerini almışlardı Yaşar Kemal, Adalet Ağaoğlu, Tomris Uyar, Leyla Erbil gibi pek çok yazar ve şair hakimin karşısına çıkmıştı. Bu bilgilerden de anlaşılacağı üzere Mungan, karanlıktan çıkmaya çalışan gençlere bu karanlıkların aydınlıklara dönüşeceğine dair “Umut” aşılıyor. Daha doğrusu “Ümit edilen huzur” u göstermeye çalışıyor. Bu yönüyle bu şiir bir devrim marşını andırabilir. Ancak şarkının bestesini üstlenen Yeni Türkü, bu şarkının apaçık bir devrim şarkısı niteliğinde olmadığını daha doğrusu kendilerinin böyle bir amaçları olmadığını şu sözlerle belirtiyor “Biz devrimci hamasetten hiç hoşlanmadık, onun içine hiç girmedik. Daha matematik kafalı insanlarız belki. Hezeyana kapılmadan aklıselim davranan insanlarız. Nasıl yaptığımızın cevabını pek bilemiyorum…” Yeni Türkü, müzikal kaygıları bırakmadan seksenlerin karanlık günlerinde bile dinledikçe dünyanın değişebileceğine inanan, umudun türküleriyle birlikte yaşanmışlığın öyküsünü dinleyicilerine aktarmaya çalışan bir grup oldu hep. Yenilgi edebiyatının aksine onların şarkılarında hep “umut” kendine yer bulmuştu. Kendilerine gelen bir geri dönütten de bunu kolaylıkla anlayabiliyoruz “ Mesela o günlerde içeride kalıp 85’te falan dışarı çıkan insanlar da bize bunu söylüyor; o dönemin ışığı, umuduydunuz’ diyor. Bu bizi çok onurlandırıyor tabii.” Şarkıyı yeniden dinlemek ve sözlerine tekrardan bir göz gezdirmek isteyenleri buraya alıp şarkının sözleriyle baş başa bırakıyoruz Bak işte yaklaşıyor fırtına Bak yine yükseliyor dalgalar Yollardan sonra Yıllardan sonra Şarkılar söylüyor çocuklar Yollardan sonra Yıllardan sonra Yeniden yanyana onlar Ne geçmiş tükendi Ne yarınlar Hayat yeniler bizleri Geçse de yolumuz bozkırlardan Denizlere çıkar sokaklar ÇEMBER Tıpkı fırtına gibi Murathan Mungan imzası taşıyan bu eser, Yeni Türkü’nün 1983 tarihli “Akdeniz Akdeniz” adlı albümünde yayınlanmıştır. “Ya dışındasındır çemberin/ Ya da içinde yer alacaksın” dizelerindeki çember, matematik öğretmenimizin “içi boş daire” diye tanımladığı bir kavram değildir sadece. Bu metafor iki farklı anlama dayanmaktadır Birincisi dönemin içinde bulunduğu siyasal ve sosyal özellikleri bir çember gibi biçimlendirilmiş ve bu çemberler arasında sıkışıp kalan bireylerin, olmak istedikleri yerle oldukları yer arasındaki fark ve bu düzenin içinde sürdürdükleri yaşama ayna tutmaktadır. İnsanlara çizilmiş sınırları ve bu sınırlar dahilinde hayatı yaşamayı, var olmayı bizce çok iyi aktarmış Mungan. Kısacası çember; içinde bulunduğumuz durumları, istediğimiz bir yaşamın var olabileceğini lakin o yaşama risk alıp geçebilenlerle geçemeyenler arasındaki farkı simgelemektedir. Çember’le ilgili bir diğer hikaye ise Ezidi inancındaki “Kutsal Çember” den gelmektedir. Murathan Mungan’ın “Mezopotamya Üçlemesi” nin ilk kitabı olan tiyatro oyunu “Mahmud ile Yezida” da geçmektedir. Oyunu kısaca özetleyecek olursak Mahmud ile Yezida inançları bakımından birbirine düşman olan Müslüman ve Ezidi köylerinin birbirine aşık iki gencidir. Yine inançları gereği birbirleriyle evlenmeleri yasaklanmıştır. Bu iki genç birbirlerine kavuşmanın yollarını çaresizce ararlarken en sonunda kaçınılmaz sonuca ulaşırlar Birlikte kaçacaklardır. Tam bu karar verilmişken Müslüman köyün ağası devletin toprak reformundan etkilenmemek için Ezidi köyünün civarında bulunan bataklığı kurutup, tarla yapmak istemektedir. Ezidi halkının karşı çıkmaması için de tüm köyün dairelenmesine karar verilir. Çünkü Ezidi inancına göre bir çember çizilirse ve Ezidi inancına sahip biri o çemberin içinde kalırsa çemberi çizen kişi silene kadar çemberin içinde kalmaya mecburdur. Köyün dairelenmesinin sonucunda ne Yezida Mahmud’a kaçabilir ne de Ezidi halkı tarla olayına müdahale edebilir. Bir zaman sonra daire silinir ve Mahmud, Yezida’nın köyüne gelir ancak halk tarafından fark edilen Mahmud yine halk tarafından öldürülmüştür. Yezida, sevdiğinin öldürüldüğünü görünce çıldırır ve bir ölüm çemberi çizerek kendini oraya hapseder. Günlerce yemek yemez, kimseyle konuşmaz. Annesi de başında nöbet tutar ancak nafile… Yezida kendini orada o çemberin içinde ölümün kollarına bırakır ve oyun biter. Murathan Mungan ise bu “Çember” meselesi ile ilgili şöyle demiştir “Çember, çemberi çizen için komedi, içindeki içinse dramdır ama eğer biri kendini çember içine almışsa bu trajedidir.” Bu bahsettiğimiz Ezidi inancındaki “Çember” rivayetinin asılsız ve magazinsel olduğunu, sadece yazılmış romanlar sayesinde yayıldığını Ezidi halkıyla büyümüş ve onların inançlarını iyi bilen birisi ise şu sözlerle belirtiyor “Bunlar aslında bize öğretilmiş bilgiler. Mesela bu çember olayını Murathan Mungan yazmasaydı bu kadar büyük, sansasyonel bir haber haline dönüşmeyecekti. Biz de bunu fazla önemsemeyecektik. Veya Murathan Mungan kendi oyununun bir parçası haline getirdiği için bu bu kadar önemli ve yaygın bir bilgi haline dönüştü. Bugün gidin bir Ezidi’nin çevresine bir çember çizin güler size. Yok öyle bir şey.” Çember şarkısını yeniden dinlemek ve sözlerine tekrardan bir göz gezdirmek isteyenleri ise buraya alabiliriz. Ya dışındasındır çemberin Ya da içinde yer alacaksın Kendin içindeyken Kafan dışındaysa Çaresi yok kardeşim Her akşam böyle içip kederlenip Mutsuz olacaksın Meyhane masalarında kahrolacaksın Ya dışındasındır çemberin Ya da içinde yer alacaksın Kendin içindeyken Kafan dışındaysa Çaresi yok kardeşim Her akşam böyle içip kederlenip Mutsuz olacaksın Meyhane masalarında kahrolacaksın Şiirlerle şarkılarla Kendini avutacaksın Ya dışındasındır çemberin Ya da içinde yer alacaksın Şiirlerle şarkılarla Kendini avutacaksın Ya dışındasındır çemberin Ya da içinde yer alacaksın Ya dışındasındır çemberin Ya da içinde yer alacaksın Kendin içindeyken Kafan dışındaysa KAYNAKÇA TürküG♯mTranspozeHızZamanCover Video℗ Akormatik♩=157 bpm▼▼▼▼G♯m1▼▼G♯mD♯mYa dışındasındır çemberin▼▼EBYa da içinde yer alacaksın▼▼C♯mG♯mKendin içindeyken▼▼C♯mG♯mKafan dışındaysa2▼▼G♯mD♯mÇaresi yok kardeşim▼▼EBHer akşam böyle içip kederlenip▼▼C♯mG♯mMutsuz olacaksın▼▼▼▼C♯mG♯mF♯G♯mMeyhane masalarında kahrolacaksın3▼▼G♯mD♯mYa dışındasındır çemberin▼▼EBYa da içinde yer alacaksın▼▼C♯mG♯mKendin içindeyken▼▼C♯mG♯mKafan dışındaysa4▼▼G♯mD♯mÇaresi yok kardeşim▼▼EBHer akşam böyle içip kederlenip▼▼C♯mG♯mMutsuz olacaksın▼▼▼▼C♯mG♯mF♯G♯mMeyhane masalarında kahrolacaksın5▼▼BD♯7Şiirlerle, şarkılarla▼▼EBKendini avutacaksın▼▼BF♯Ya dışındasındır çemberin▼▼▼▼EBC♯mG♯mYa da içinde yer alacaksın6▼▼▼▼G♯m D♯m E B ▼▼▼▼C♯m G♯m C♯m G♯m 7▼▼▼▼G♯m D♯m E B ▼▼▼▼C♯m G♯m C♯m G♯m ▼▼F♯ G♯m 8▼▼BD♯7Şiirlerle, şarkılarla▼▼EBKendini avutacaksın▼▼BF♯Ya dışındasındır çemberin▼▼▼▼EBC♯mG♯mYa da içinde yer alacaksın9▼▼G♯mD♯mYa dışındasındır çemberin▼▼EBYa da içinde yer alacaksın▼▼C♯mG♯mKendin içindeyken▼▼C♯mG♯mKafan dışındaysa10Sözleri Murathan Mungan'a, bestesi Selim Atakan'a ait olan "Çember", Yeni Türkü'nün ikinci albümü "Akdeniz Akdeniz"de yer almaktadır. Albüm, 2 Nisan 1983'de ŞarkılarBu Son OlsunCem Karaca ve ApaşlarGüller ve DudaklarZuhal OlcaySevdim Seni Bir KereÖzdemir ErdoğanMaskeli BaloYeni TürküAkormatik tarafından yapılan bu çalışma Creative Commons Alıntı-Türetilemez Uluslararası Lisansı altında olup, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na uygun olarak yalnızca müzik eğitimi amacı ile yayımlanmaktadır. Tüm telif hakları kendi sahiplerine aittir. Akormatik logosu Freepik tarafından tasarlanmış bir görselden türetilmiştir.

yeni türkü çember şarkı sözleri